Mısır'ın başkenti Kahire'de düzenlenen acil Arap Zirvesi, Filistin halkının haklarına ve bölgedeki barış çabalarına güçlü bir destek mesajı verdi. Zirve sonunda yayınlanan bildiride, Filistin halkının topraklarından zorla yerinden edilmesi kesin bir dille reddedildi ve Gazze'nin yeniden inşası için uluslararası topluma acil yardım çağrısında bulunuldu.

Yerinden Edilme Reddedildi

Arap ülkeleri, Filistin halkının topraklarından, hangi isim, durum, gerekçe veya iddia altında olursa olsun, herhangi bir biçimde yerinden edilmesini kesin bir dille reddetti. Filistin halkının yerinden edilmesinin uluslararası hukukun ciddi bir ihlali, insanlığa karşı suç ve etnik temizlik olduğu vurgulandı.

Gazze'nin Yeniden İnşası ve Filistin Devleti

Bildiride, Mısır'ın sunduğu Gazze'nin erken toparlanması ve yeniden inşasına ilişkin plan, kapsamlı bir Arap planı olarak kabul edildi. Planın, Filistin ve diğer Arap ülkeleriyle tam koordinasyon içinde uygulanacağı ve mali, maddi ve siyasi destek sağlanarak hayata geçirileceği belirtildi. Aynı zamanda, Filistin halkının meşru devlet kurma hakkını garanti altına alacak adil ve kalıcı bir çözüm süreci de başlatılacak.

Uluslararası Destek Çağrısı

Arap liderler, uluslararası topluma, özellikle de ABD ve BM Güvenlik Konseyi'ne, Filistin halkının haklarını koruma ve bölgede kalıcı barışı sağlama konusunda daha aktif rol oynamaları çağrısında bulundu. Filistin'de güvenlik ve asayişin, yalnızca Filistinli kurumlar tarafından sağlanması gerektiği vurgulandı ve BM Güvenlik Konseyi'ne Batı Şeria ve Gazze'de barışı koruma birlikleri gönderme çağrısı yapıldı.

İki Devletli Çözüm Vurgusu

Arap liderler, Orta Doğu'da adil ve kapsamlı barışı stratejik bir hedef olarak gördüklerini belirtti. Filistin halkının özgürlüğüne, egemen bir devlet kurma hakkına ve 1967 sınırları çerçevesinde bağımsız Filistin devleti kurulmasına vurgu yapıldı. Filistinli mültecilerin geri dönüş hakkı teyit edildi.

Uluslararası Hukuki Adımlar

Bildiride, işgalci rejimin Filistinlileri zorla göç ettirme, topraklarından sürme ve toplu cezalandırma politikalarını "soykırım" suçu olarak değerlendirecek bir hukuk komitesi oluşturulacağı belirtildi. Gıda ve insani yardımların engellenmesi, yerleşim alanlarının yıkımı ve toplu açlığa sürükleme gibi uygulamaların soykırım suçu kapsamında incelenmesi için uluslararası hukuki adımlar atılacak.

(İLKHA)